BEYŞEHİR – Yaz döneminde yağışların yetersizliği nedeniyle sadece Beyşehir Gölü’nde değil ülkenin birçok yerinde iç suların yaşanan kuraklıktan olumsuz etkilendiğine dikkat çeken Özaltun, “Beyşehir Gölü’nde de yaz aylarında fazla yağış alamaması..
BEYŞEHİR – Yaz döneminde yağışların yetersizliği nedeniyle sadece Beyşehir Gölü’nde değil ülkenin birçok yerinde iç suların yaşanan kuraklıktan olumsuz etkilendiğine dikkat çeken Özaltun, “Beyşehir Gölü’nde de yaz aylarında fazla yağış alamaması nedeniyle su miktarında epey bir düşme oldu. Tabi, yağışlara ve kuraklığa bağlı olarak göllerimizde kimi zaman çekilmeler, kimi zaman yükselmeler yaşanabiliyor. Bu doğal bir şey ama sevindirici olan Aralık ayında gelen kar ve yağmur yağışlarıyla birlikte gölümüzün su seviyesinde yeniden başlayan yükselme sürecidir” dedi.
Sadece yağışların değil Derebucak ilçesinde hayata geçirilen Gembos Derivasyon Projesi’nin de devreye girmesinin ardından Beyşehir Gölü’nün su seviyesi ile ilgili geçmiş yıllarda yaşadığı çok büyük sorunların ortadan kalktığını dile getiren Özaltun, derivasyondan gelerek Beyşehir Gölü’ne akan suların Türkiye’nin en büyük tatlı su gölünü kurtararak bölgesine yeniden hayat verdiğini vurguladı. Beyşehir Gölü’nde, 2013 yılı Aralık ayı su miktarının 2014 yılının aynı dönemi ile karşılaştırıldığında bu yıl daha az olduğunun yapılan ölçümle belirlendiğini ifade eden Özaltun, yaz dönemindeki kuraklıkla beraber göl kıyılarında 100-150 metre arasında değişen çekilmeler görüldüğünü aktardı. Ancak, Aralık ayı yağışlarından sonra düşen su seviyesinin yükselme sürecine girdiğini gözlediklerini ifade eden Özaltun, bu yağmur ve kar sularının Beyşehir Gölü için kendilerine umut verdiğini dile getirdi. Kış dönemindeki yağışla birlikte Beyşehir Gölü’nün geçen seneki su seviyelerini yeniden yakalayacağını ümit ettiğini dile getiren Özaltun, aynı zamanda milli park olan içerisinde 33 adayı barındıran Beyşehir Gölü’nün Beyşehir için çok önemli olduğunu belirterek, bunun bilincinde olduklarını, korunması noktasında işbirliği halinde oldukları tüm kurumlarla birlikte kendilerinin de gayret içerisinde olduğunu belirtti. Özaltun, gölün önemine ve suların daha tasarruflu kullanılması noktasına dikkat çekmek için son kar yağışlarının ardından şehir merkezinden toplanan kar yığınlarının Beyşehir Gölü kıyılarına kamyonlarla taşınması suretiyle dökülerek tatlı sularla buluşturulduğu uygulamayı da hatırlattı. Susuz bir yaşam olmayacağını anlatan Özaltun, “Beyşehir Gölü sadece Beyşehir ve Konya için değil, Türkiye, hatta dünya için çok önemli. Bu gölü koruyup kollamamız gerekiyor. Yaradanımızdan tek dileğimiz ve duamız, bu yıl bol yağış vermesi ve bu yağış sürecinin devam etmesi. İnanıyoruz ki, bu bol yağışlı mevsimin ardından Beyşehir Gölü sularımız yeniden beklenen seviyelere gelerek, çevresine o güzellik veren görünümüne yeniden kavuşacaktır” diye konuştu.
$("#lock img").attr("width","100%"); $("#lock img").attr("style","");
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)