İsrail sabrımızı taşırma

BEYŞEHİR – Sürücü, “Müslümanların ve tüm ehli kitabın kutsal kabul ettiği Kudüs’te; ilk kıblemiz olan Mescidi Aksa’yı ve orada yalnızca Allaha ibadet etme niyetiyle mabede gelmiş masum insanları hedef alanlar tarihe kara leke çalmış, insanlık onurunu çiğneyerek suç işlemişlerdir.”ifadesine yer verdi.
            Sürücü’nün açıklaması şöyle: “Bizler 600 yıllık Osmanlı dönemi ve de sonrasında Yahudi ırkının can, mal, namus güvenliğine inanç hürriyetine en ufak zarar vermemiş aksine koruyup kollamış bir milletin varisleri olarak; yapılan bu zulmü ve bu zulme destek verenleri lanetliyoruz.
            Yahudiler de Hristiyanlar da gayet iyi biliyorlar ki; ne Hz. Musa ve ne de Hz İsa yeryüzünde kan dökülmesini, fitne çıkarılmasını dilememiş, emretmemiştir. Üstelik her ikisini de peygamber olarak kabul eden bir inancın mensuplarına ve onların kutsal mekanı olan Mescidi Aksa’ya yapılan bu zulümler en çok onları üzmektedir.
            Nasıl oluyor da sürekli olarak Nazi zulmünden bahsedenler, bu konuda binlerce film çekenler ya da başkalarına insanlık dersi vermeye kalkanlar aynı zulmün kat be kat fazlasını başkalarına yapmaktan kadın – çocuk demeden kan ve göz yaşı dökmekten çekinmiyor ve utanmıyorlar.
            Yeryüzünde bulunan tüm vicdan sahiplerini, topraklarımızda özgürce yaşayan Yahudi vatandaşlarımızı, İsraildeki aklı selim sahibi Yahudileri ve ilk kıblesi Mescidi Aksa olan tüm İslam ümmetini bu zulmü durdurmaya çağırıyoruz.
            Bu gün emperyalist batı , ABD ve onların  tasmasını tuttuğu şımarık gayri meşru çocukları İsrailin bu coğrafyadaki siyonist ve faşizan yaklaşımlarının, oynadıkları kirli ve kanlı oyunların derhal son bulmasını aksi takdirde bu tutumlarının kendi sonlarını hazırlayacağını biliyor ve bildiriyoruz.
            BM ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi başta olmak üzere  tüm sorumlu ve yetkili mercileri İsrail’in; Der Yasin katliamı, Lida katliamı, Sabra ve Şatilla katliamı, Cenin katliamı ayrıca Gazzede masum sivilleri bombalamak suretiyle çoğu çocuk ve kadın olmak üzere 3000 üzerinde sivilin öldüğü, onbinlerce kişinin yaralandığı ve de evsiz kalmasıyla sonuçlanan katliamlarına; bu gün ise Mescidi Aksa’da kutsal mekanlara ve ibadet eden insanlara yapılan saldırılarına karşı görevlerini yapmaya çağırıyoruz. Niçin sorumluluklarınızı yerine getirmediğinizi soruyor, sorguluyoruz.
            Diyoruz ki; İsrail zulmüne en ağır ceza ve yaptırımlar uygulanmalıdır. İsrail terörizmden vazgeçmeli, işgal ettiği Filistin topraklarını terk etmelidir.  Gazze ablukası derhal kaldırılarak sivillere insani yaşam malzemeleri en kısa zamanda ulaştırılmalı, can ve mal güvenlikleri sağlanmalı, kutsal mekanlar korunmalı ve insanların kutsallarına saldırılmamalıdır.  Yineliyoruz ki bu zulüm devam ettiği takdirde en çok zararı zalim, bebek katili, terörist İsrail ile ona destek çıkanlar görecektir.
            Sonuç olarak; kardeşlik, tarih, kültür, inanç ve hukuki birlikteliğimiz bulunan Filistin halkı ile sonuna kadar beraber olduğumuzu, Mavi Marmara şehitlerimizi unutmadığımızı bildiriyor ve İsrail’e ‘sabrımızı taşırma’ diyoruz.”