KONYA – Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, son haftalarda yaşanan tarımsal kuraklık ve hükümetin tarım politikaları hakkında bir basın açıklaması düzenledi. Girdi fiyatlarındaki..
Kuraklığın olumsuz etkisi sürerken, 30 Mart yerel seçim gününün hemen ertesinde meydana gelen don nedeniyle özellikle meyvelerde olmak üzere çok ciddi zarar oluşmuştur. Ülkemiz kuraklık ve don felaketi ile yanıp kavrulurken, hükümet, ilk önlem olarak yine ithalata sarılmış, Bakanlar Kurulu, Toprak Mahsulleri Ofisi’ne sıfır gümrükle buğday, arpa, mısır ve pirinç ithal görevi vermiştir.
Geçen hafta Salı günü TBMM Genel Kurulunda açıklama yapan Tarım Bakanı da; şubat, mart ve nisan yağışlarının tarımsal kuraklık riskini önemli ölçüde azalttığını, nisan sonu ve mayıs yağışlarının belirleyici olacağını, don afetinin sigorta kapsamında olduğunu, don zararlı hasar tazminatlarının en kısa sürede ödeneceğini, don afetine maruz kalanlarla ilgili 60 ilde borçların bir yıl süreyle ertelenmesi konusunda çalışma yapıldığını söylemiştir.
Tarım Bakanı, ya tarımdan bihaber, ya da çiftçiyi umursamıyor. Açıklamasından anlaşıldığı kadarıyla, dondan zarar gören 60 ildeki çiftçilerin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçları bir yıl ertelenecek, o da belli ki faiziyle ertelenecek. Sigorta yaptıran çiftçilerin don nedeniyle oluşan zararları sigortadan karşılanacak. Büyük çoğunluğu çeşitli nedenlerle sigorta yaptırmamış çiftçimiz ise zararıyla baş başa kalacak.
Sayın Bakan’a göre tarımsal kuraklık riski önemli ölçüde azalmış. Demek ki, Konyalı çiftçiler günlerdir boş yere yağmur duasına çıkıyor. Çiftçimiz kan ağlıyor. Çiftçi perişan, üretici perişan, çiftçinin tarlasına, bahçesine, ahırına ateş düşmüş; Tarım Bakanı neredeyse kuraklığın olmadığını söylüyor.
Değerli basın mensupları, buradan hep beraber çıkalım Cihanbeyli’ye, Altınekin’e, Çumra’ya, Karapınar’a, Emirgazi’ye gidelim. Sarayönü’ne, Kadınhanı’na, Ilgın’a, Beyşehir’e gidelim. Kısacası Konya Ovası’nı beraberce dolaşalım. Kuraklığın buğdayı, arpayı nasıl etkilediğini çiftçimizin karşı karşıya kaldığı içler acısı durumu yerinde görelim. Görülecektir ki, bırakın kuraklık riskinde azalmayı, yaşanan kuraklık nedeniyle birçok ilçemizde afet bölgesi ilan edilmesi gereken bir vaziyet ile karşı karşıyayız. Buğday ve arpada yüzde 50’ye varan hasarın olduğu ilçelerimiz var. Uzmanlar bundan sonra yağacak yağmurun da çok fazla olumlu etkisinin olmayacağını söylüyor.
Bu vahim durumu görmeyen, çiftçinin halini bilmeyen böyle bir Tarım Bakanından ülke tarımına ve çiftçiye hayır gelir mi? Cumartesi günü Konya’mıza ve Ereğli ilçemize program yapan Sayın Başbakan da çiftçimizin durumuyla ilgili bir çift söz dahi etmemiştir. Ayrıca, kendi derdine düşen, kendi ikbali için Konya’dan yeni destek isteyen Sayın Başbakan hiçbir konuda müjde vermemiş, Konyalılara kuru bir teşekkürle yetinmiştir. Bu arada, Ereğli’nin il olma beklentisine de hiçbir karşılık vermemiştir.
Hükümet bir an önce kendine gelmeli, üreticinin sorunlarına duyarsız kalmamalıdır. Çiftçimiz için kapsamlı bir destek paketi acilen uygulamaya konulmalıdır. Kuraklık ve don felaketi nedeniyle tarımsal ürünlerde meydana gelen hasarlar belirlenmeli ve çiftçinin zararı bir an önce tazmin edilmelidir. Çiftçinin, Tarım kredi kooperatifleri ve bankalara olan kredi borçları ve tarımsal sulamada kullanılan elektrik borçları faizsiz ertelenmelidir.Tarımsal destek miktarı, Tarım Kanununda belirtildiği üzere milli gelirin yüzde 1’ine çıkarılmalıdır.
Tarım sektörünün yapısal sorunlarını çözecek, tarımsal girdi yükünü azaltacak ve tarım sektörünü yeniden ayağa kaldıracak tedbirler, mutlaka ve ivedilikle alınmalıdır.
$("#lock img").attr("width","100%"); $("#lock img").attr("style","");
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)