Hüseyinler Mahallesi’nde, 30 Mart’ta yapılan mahalli idareler genel seçimlerinde muhtarlığı kazanabilmek için iki aday yarış verdi. Seçimlerin sona erip sayımın yapılmasının ardından, seçime mevcut muhtar olarak giren Feyzullah Doğan’a 44,..
Hüseyinler Mahallesi’nde, 30 Mart’ta yapılan mahalli idareler genel seçimlerinde muhtarlığı kazanabilmek için iki aday yarış verdi. Seçimlerin sona erip sayımın yapılmasının ardından, seçime mevcut muhtar olarak giren Feyzullah Doğan’a 44, rakibi Adem Özcan’a ise 43 oy çıktı. Ancak, seçimi 1 oy farkla kaybeden Özcan geçersiz sayılan oylardan birisine itiraz edince, itirazı kabul gördü ve geçersiz oy sayılınca oylar eşit duruma geldi. Her iki adaya da 44 oy çıkınca kura çekimine karar verildi. Kura çekimi sonucu muhtarlık seçimine itiraz eden Adem Özcan’ın kazandığı ilan edildi, durum kendisine bir resmi yazı ile bildirildi, mazbatasını Kaymakamlıktan teslim alan ipi kurayla göğüsleyen Özcan mahallesinde muhtarlık görevine başladı.
Ancak, kurada kaybeden taraf olan muhtar adayı Feyzullah Doğan da yaşanan bu son duruma itiraz etti. Kura çekiminde her iki tarafın da bulunması gerektiği görüşünü savunan ve geçersiz oyun geçerli sayılmasına avukatı aracılığıyla bir dilekçe ile Konya İl Seçim Kurulu’na itiraz eden Doğan’ın itirazı reddedildi.
Feyzullah Doğan, yaptığı açıklamada, haksızlığa uğradığını ve konuyu Yüksek Seçim Kurulu’na taşıdığını söyledi. Rakibinin lehine sayılan geçersiz oyun şaibeli bir oy olduğunu iddia eden ve “Büyük bir çarpılı işaretle oy vardı, şaibeli, onu geçersiz kıldı sandık başkanı. Beyşehir’de hakime hanıma sorduk, ‘geçmez’ dedi bana. 3 gün sonra bana haber geldi, Beyşehir’e gelmemi istediler. Geldim, ‘işte kura çekildi, oy geçerli kılındı, muhtarlık öbür tarafa verildi’ dediler. Ben ‘bu nasıl olur, bizim haberimiz yokken kura çekilmez, noter var mıydı’ diye sordum, ‘yok’ dediler. ‘Ben bunu kabul etmiyorum’ dedim, sonrasında durumu önce il seçim kuruluna, sonra Yüksek Seçim Kurulu’na taşıdım” dedi.
Konya İl Seçim Kurulu’na verdiği dilekçeyi avukatının yanlış yazdığını, bu yüzden itirazının kabul görmediğini de ileri süren Doğan, şunları söyledi:
“Ben seçimlere mevcut köy muhtarı olarak girdim. 2004’te başlayan ve 10 senedir süren muhtardım. Mahallemde çiftçilik yapıyorum. Durum, bizim aleyhimize çıkınca ben tekrar işi Ankara’ya YSK’ya taşıdım. Şimdi Ankara’dan gelecek sonucu bekliyorum. Buradan da sonuç alamazsam, bu işin peşini bırakmayacağım, hakkımı sonuna kadar arayacağım, gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar gideceğim. Benim hakkım yenildi, burada şaibeli oyun geçersiz olduğunu herkes söyledi, bir de sandık başkanının muhtar ben olduğuma dair tutanağı, yazısı var. Feyzullah Doğan 44 oy, Adem Özcan 43 oy almış, kullanılan oy sayısı 87 diye yazılmış. Sandık başkanı da notunu böyle almış. Böyle bir haksızlığa uğradık. Ancak, hakim hanım benim önümü açmış Allah razı olsun. Muhalefet şerhi koymuş; ‘oy pusulasında adayların üzeri çizilmekle kalmamış, bir de büyük çarpı işareti konulduğundan, geçersiz sayılması gerekmektedir.’ Bu düşüncesini yazının altında da belirtmiş. Ben, seçimden hemen sonraki 3 gün kazandık diye muhtar olarak köyde yaşadım, herkes geldi ‘hayırlı olsun’ dedi, tebrik etti, 3 gün sonra ilçeden telefon gelip vardığımda, ‘kura çekildi, oy geçerli kılındı, muhtarlığı kaybettiniz’ denildi. Ben de mahalle halkım da şok yaşadı. Ben de benim haberim yokken çekilen kuraya itiraz ettim.”
Seçimi kurada kazandıktan sonra mazbatasını alarak göreve başlayan Adem Özcan ise, Kaymakamlık ‘tan mazbatayı teslim aldıktan sonra resmi olarak muhtarlık görevine başladığını söyledi. Diğer rakibinin de itiraz ettiğini duyduğunu ancak kendisiyle görüşmediğini anlatan Özcan, “Sonucu bekleyeceğiz. Şu an biz görevdeyiz resmi olarak. Yani resmi olarak görev devam ediyor, hizmetimize başladık.” dedi.
Kura çekimi esnasında kendisinin de olmadığını, kendisine haber verilmeden kura çekiminin yapıldığını aktaran Özcan, Yüksek Seçim Kurulu’ndan nasıl bir karar çıkacağını bilemediğini ancak, çıkacak her karara uyacağını ve kendisinin ise bu karara herhangi bir itirazının olmayacağını söyledi. “Ben kanunları net bilmiyorum, tabi artık tercih onların. Bizim söyleyeceğimiz pek bir şey yok. Görev şu an bizde ve görevimize devam ediyoruz” diye konuşan Özcan, itiraz ettikleri sonradan geçerli sayılan oyla ilgili de şöyle konuştu:
“Buradaki seçim kurulu onu geçerli saydı, sonuçlar eşitlendi. Ondan sonra kura çekilmiş, bizim haberimiz yok, kura çekiminden. Bilhassa benim haberim yok, kura sonucu da muhtarlığımızı ilan ettiler, bize resmi yazı verdiler, Kaymakamlığımdan mazbatamızı aldık, görevimize devam ediyoruz. Adayların kura çekimi anında olmaları gerektiği konusunda, Yüksek Seçim Kurulu kanunları daha iyi bilir, sizin söylediğinize göre, onun da haberi yokmuş. Kanun nizam neyse biz ona uyarız, bizim için önemli olan o. Benim için orada olup olmamam pek sıkıntı değil. Ben devletime güveniyorum. Bu bir seçimdir, kazanan kimse, seçim, kurayla vs. devlet kimi belirlemişse, hizmeti o yapar. Haksızlık bence asla söz konusu değil. Ama herkes hakkını arayabilir. Biz Beyşehir Seçim Kurulu’na bir itirazda bulunduk, bizim oyumuz geçerli sayıldı, onlar hakları varsa arayabilirler, istedikleri yerde. Devletin, şeriatın kestiği parmak acımaz. Seçim olduğu gün, oylar sayılmaya başlandı. Benim orada bir çarpılı oyum, azaların 7 tanesi çizilmiş, bir tane aza ile benim üzerimde hiçbir işaret yoktu, oyu geçersiz saydılar, ben de buna itiraz edeceğimi söyledim. İtirazım kabul edildi. Sonuç 44-44 oldu. Kura çekilmiş, bizim haberimiz yokken. Kura sonucunda muhtarlığımız ilan edilmiş bize de resmi olarak yazısı verildi, arkasından mazbatamızı aldık, süreç böyle gelişti, böyle oldu. Tabi oyların eşit çıkması sürecinde, hem benim, hem onun bir belirsizliğimiz oldu. Tabi ne ben, ne o muhtarlığımızı ilan edebildik, ne de kimin ne olduğu belli oldu. Bundan sonra yapılacak herhangi bir itiraz ve değerlendirme olacak olursa, sonuç ne olursa ona uymak zorundayız. Yüksek Seçim Kurulu nasıl bir karar verirse versin benim bir itirazım olmayacak, ben ona uyacağım.”
Özcan, seçimi kurayla kazanmasının ardından kendisine insanların ‘hayırlı olsun’ dediğini, insanlarla aralarında herhangi bir sıkıntının olmadığını, görevi neyse onu yapacağını da belirterek, “Biz hizmet için yola çıktık, herkese hizmetimiz eşit olarak devam edecek. Bu arada, seçimde bildiğim kadarıyla diğer arkadaşın azalarından 3 tanesine 44, benim azalarımdan bir tanesine 44 oy çıkmış. Aralarında kura çekildiğini tahmin ediyorum, Benim azam dördüncü sırada, diğerleri 1,2,3 diye sıralanmış. Onlarla da görüştük, mazbatalarını verdim, verdikten sonra benimle beraber göreve devam edeceklerini söylediler. Yaptığımız değerlendirme bu yönde oldu. Amacımız burada köyümüzü ileriye götürmek, köyümüze hizmet getirmek. Köyümüzün durumu belli, biz daha iyi yapabilir miyiz diye bu amaçla yola çıktık. Sonuç da inşallah iyi olacak’ diye konuştu.
$("#lock img").attr("width","100%"); $("#lock img").attr("style","");
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)